Orta Asya’nın tarihi ve kültürel miraslarından biri olan Orhun Yazıtları ve Orhun Alfabesi, Türk tarihinde önemli bir yere sahip belgelerdir. Göktürkler dönemine ait olan bu yazılı taş anıtlar, Türk tarihinin ilk alfabesi olarak kabul edilen bir yazı sistemini içermektedir.
Orhun Yazıtları, Kül Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk anıtlarını içeren iki büyük taş anıttan oluşmaktadır. 8. yüzyılda Göktürk İmparatorluğu’nun tarihini, kültürünü ve toplumsal yapısını detaylı bir şekilde anlatmaktadır. Bu yazıtlar, Rus arkeologlar tarafından 1889 yılında keşfedilmiş ve Türk tarihinde büyük bir öneme sahip olduğu anlaşılmıştır.
Orhun Yazıtları, Göktürklerin siyasi, askeri ve sosyal yaşamı hakkında önemli bilgiler içermektedir. Özellikle devletin kurucusu Bilge Kağan’ın hükümet anlayışı, askeri başarıları ve halka yönelik öğütleri detaylı bir şekilde anlatılmaktadır. Yazıtlar aynı zamanda Göktürklerin komşu devletlerle ilişkilerini ve iç mücadelelerini de ele almaktadır.
Orhun Alfabesi ise Orhun Yazıtları’nda kullanılan yazı sistemidir. 38 harften oluşan bu alfabe, Türk tarihinin bilinen en eski yazı sistemidir. Sağdan sola yazılan bu alfabe, hem sesli hem de sessiz harfleri içermektedir ve Türkçedeki sesleri temsil etmektedir. Orhun Alfabesi’nin kullanım alanı sadece Orhun Yazıtları ile sınırlı kalmamış, diğer Göktürk dönemine ait belgelerde de kullanılmıştır.
Orhun Yazıtları ve Orhun Alfabesi, Türk tarihinin erken dönemleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Göktürklerin dilini, kültürünü ve toplumsal yapısını anlamamıza yardımcı olurken, Türklerin yazılı dil geçmişinin izlerini de taşımaktadır. Bu belgeler, Türk dili ve dünya tarihi açısından büyük bir öneme sahip olup, Türk tarihindeki yerimizi anlamamıza yardımcı olmaktadır.